23 Mart 2009 Pazartesi

Yeşil-Beyaz Şampiyon ...


Gelelim benim için önemli maça. Yazılarımızı yazarken az çok tanıyacaksınız bizi ama bu serinin analizini yaparken önemli bir ayrıntıyı öğrenmiş olacaksınız. Çok olmasa da birkaç senedir fanatik derecede Montepaschi Siena'lıyım diyebilirim. Ergin Ataman'ın gelişiyle de diyebiliriz, sponsorları Montepashi'nin gelişiyle de. Benim için tam bir sistem takımı ve kendi yıldızlarını kendisi yaratıyor. 10 yıl kadar asistan koçluk yapan Pianigiani'nin başa geçmesiyle de hayranlığımı katlayan bir basketbol organizasyonu Siena.

Birçok otorite tarafından favori gösterilse de benim belki duygusal davranıp belki de çok güvenmemden dolayı şans vermediğim Panathinaikos ise son iki yıldır istediğini bulamıyor bir türlü. Saras'ın gelmesiyle mi oldu herşey bilemiyorum ama güçlü kadroya rağmen bir sıkıntı var Pana'da. Bu kadronun en önemli toparlayıcısı durumundaki Diamantidis ise sakat durumda. Oynamayacağı söylenmişti ama ben yetişebileceğini düşünüyorum serinin bir bölümünde. Zaten o oynamazsa çok zor olacak Pana'nın işi.

İki takım tıpkı CSKA ve Partizan gibi daha önce gruplarda karşılaşmışlardı ve tıpkı o maçtaki gibi maçlar benzer skorlarla bitti. İlk maçı Pana 81-76 kazanmıştı. İkinci maçta gülen taraf ise Siena olmuştu. Bu maçlarda Siena'nın en etkili silahı Lavrinovic'ti ama Lavrinovic bu seride oynamayacak. Bu Siena'yı bir adım geride bırakıyor ama Diamantidis oynamazsa Pana'nın işi çok daha zor olacak. Benim düşünceme göre savruk oynuyorlar ve arada birileri çıkıp toparlıyor. Eğer bu Saras olmaya kalkarsa hüsran olacaktır Pana için. Saras iki sezondur çok kötü bir performans sergiliyor. Devamlı üç sayılık atışlara yönelen bir hücum performansı sergiliyor, çok faul yapıyor, çok top kaybediyor ve çabuk sinirleniyor. Eski performansını sergileyememesi sinirlenmesinde etken tabiki. Siena'da çarkın dişlileri biri hariç yerinde. Çark bir dişlisi olmadan dönecek mi yoksa hezimete mi uğrayacaklar, bunu da göreceğiz. Ben Pianigiani'nin taktik zekasına güveniyorum açıkçası. Obradovic ise bana hiç güven vermeyen bir teknik adam.

Toparlarsak Lavrinovic'in yokluğunda Stonerook ve Eze'nin performansları Siena için çok önemli olacak. Dış oyuncular bir şekilde katkı verecektir zaten. Tabi bir de gözümde Avrupa'nın bir numaralı guardı olan McIntyre'ın performansı önemli ama o alıp götürecek bence maçı. Pana'da ise herşey Diamantidis'e bağlı. O olmazsa istikrarsız guardlar Jasikevicius ve Spanoulis'ten fazla birşey beklememek lazım. Ayda yılda bir oynuyorlar da ya oynamazlarsa. En önemli silahları ise Batiste ve Pekovic olacak. İçeriden vurmaları lazım. İşte o zaman da Pana için işler kolaylaşır.

Kişisel tahminimi papağan gibi tekrarlamak istiyorum yine. Turu Mens Sana Basket Siena geçecek.

1 yorum: